Kırışıklık, yaş alma sürecinin kaçınılmaz bir parçasıdır ve temel olarak 2 farklı şekilde oluşur. İlki ağız ve çevresindeki tekrarlayan hareketlere bağlı oluşan dinamik kırışıklıklar, ikincisi ise yaşam tarzı alışkanlıkları ve çevresel faktörler nedeniyle ortaya çıkan statik kırışıklıklardır. Bu kırışıklıklar yüz serbest haldeyken bile belirgindir ve zaman içinde derinleşir. Günümüzde uygulanan modern yöntemler ile her iki kırışıklık türü de tedavi edilebilmektedir.
Kırışıklık Nasıl Oluşur?
Cilt elastikiyetini yağ ve kolajen yapılardan alır, zaman içinde bu yapıların kaybolması kırışıklık oluşumu ile kendini gösterir. Deri yüzeyinde bulunan epidermis tabakası, cildi su ve güneş ışığı benzeri zararlı çevresel faktörlere karşı koruyan bir yapıdır. Bu yapının altında ise kolajen ve lif bakımından zengin olan dermis tabakası bulunur. En alt katman olan hipodermis ise cilde canlı, genç ve dolgun görünümü vermek ile sorumlu olan yağ hücresi bakımından zengin kısımdır. Zaman içinde bütün bu tabakalarda yapısal kayıplar yaşanmaya başlar ve sonuç olarak her katmanda gözle görülür kırışıklık çizgileri oluşur. Cildin güneş ışığına maruz kalan ve diğer zararlı etmenlerden etkilenen yüz, boyun, el gibi kısımlarında kırışıklık görünüm diğer bölgelere göre çok daha fazladır. Cilt yaşı, genetik yapı ve cilt tipi gibi diğer faktörlere bağlı olarak yaşlanma hızı kişiden kişiye değişiklik gösterir. Sonuç olarak farklı etmenlere bağlı olarak cilt kırışıklıkları oluşmaya başlar fakat zamanında ve doğru yapılan uygulamalar bu görünümü geri çevirmede oldukça etkilidir.
Kırışıklık Tedavi Çeşitleri Nelerdir?
Kırışıklık tedavisinde pek çok farklı alternatif bulunur ve kişinin cilt tipi, yaşı, ihtiyacı gibi faktörlere bağlı olarak en doğru tedavi yöntemi seçilebilir. Uzman hekim önerisinde uygulanan bu tedavi yöntemleri ile zamanın olumsuz etkilerini en iyi şekilde geri döndürmek mümkün olur. En yaygın uygulanan kırışıklık tedavileri ise şunlardır:
Dolgu Uygulamaları
Dolgu tedavisi genellikle yüz hatlarını belirginleştirmek ve yüzü şekillendirmek için kullanılır. Yüze keskin ve genç bir görünüm kazandırmak için uygulanan bu yöntemler, sarkma veya çökme olan kısımları doldurmak için idealdir. İlerleyen yaş nedeniyle yüzün bazı bölgelerinde oluşan sarkmalar bu şekilde desteklenir. Şakak, yanak ve çene gibi bölgelere uygulanan enjeksiyonlar daha genç bir yüz formuan sahip olmayı sağlar.
Şakak dolgusunda şakaklardaki boşluklar ve çukurluklar desteklenir, bu şekilde kaşların çökmesi engellenir ve görünüm daha dinç bir hal kazanır. Yanak ve çene dolgusu ise sarkık derinin şekil kazanmasına yardımcı olur. Bunların yanı sıra burun bölgesine yapılan dolgu da simayı gençleştirmek için sıklıkla kullanılır. Bu işlemler sonucunda yüzün sarkmaya meyilli kısımları desteklenir ve forma sokulur.Dolgu uygulamasından önce bölge iyice temizlenir, sonra ise anestezik bir krem ile nemlendirilir. Böylece acı hissi ortadan kalkar. Ortalama 15-20 dakika bekleme süresinden sonra gerekli bölgelere dolgu enjeksiyonu yapılır bunun için de ince uçlu iğneler kullanılır.
Yüz Mezoterapisi
Cilt gençleştirme tedavileri arasında en sık tercih edilen ve yüksek başarı oranı ile öne çıkan yüz mezoterapisi, cildin genel olarak yenilenmesini sağlar. Özellikle yüz ve boyun bölgelerindeki en ince çizgilerin bile giderilmesini sağladığından tercih edilir. Oldukça etkili ve kalıcı bir tedavi olan yüz mezoterapisinde yaşlanma ile ortaya çıkan deformasyonlar giderilir. Yaşa bağlı olarak yüzdeki azalan destek dokular, artan kırışıklık, çökme ve sarkma problemleri bu şekilde tedavi edilebilir. Ek olarak mimik kırışıklıkları da yüz mezoterapisi ile ortadan kaldırılır.Tüm yüz, göz ve boyun bölgelerine uygulanan yüz mezoterapisi ile cilde ihtiyacı olan vitamin ve mineraller verilir. Bu şekilde bozuk ve yavaş kan dolaşımı düzenlenirken, destek dokular da tazelenmiş olur. Genellikle 2 hafta aralıklarla sürdürülen bu tedavide ideal seans sayısı 4 ila 8 olarak kişinin ihtiyacına göre belirlenir.
Somon DNA Aşısı
Cildi yenileyen ve başarılı bir kırışıklık tedavisi olan somon DNA aşısında, somon balığından elde edilen özel cilt yenileyici malzemeler kullanılır. Cildi gençleştirme ve dinç bir hale getirme bakımından etkili olan bu aşılar, cildin yeniden yapılandırılmasını sağlayarak simayı değiştirir. Somon DNA aşısı ile cilde faydalı olan kürler göz, boyun, dekolte bölgesi gibi alanlara enjekte edilir. Sonuç olarak bu bölgelerde cildin kaybettiği nemi kazanması sağlanır ve cilt yapısının güçlenmesi mümkün olur.Somon DNA aşısı ile cilt güneş ışığının zararlı etkilerine karşı da koruma kazanır ve canlı, pürüzsüz, sağlıklı bir görünüm kazanır. 2 ila 4 seans uygulanan aşı tedavisi ortalama 1-3 hafta boyunca sürdürülür.
Fraksiyonel Radyofrekans
Mevsim etkileri, kötü hava koşulları, sağlıksız yaşam alışkanlıkları ve ilerleyen yaş cildi yıpratır. Bu tür faktörler nedeniyle ortaya çıkan cilt sorunları doğrudan cilt altına etki eden fraksiyonel radyofrekans yöntemi ile tedavi edilebilir. Cildin genel olarak sıkı ve genç bir görünüme kavuşmasını sağlayan bu yöntemde etki alanı cildi besleyen alt tabakalardır. Buradaki dolaşımı hızlandıran ve yapıların zenginleşmesini sağlayan fraksiyonel radyofrekansta amaç; cildin parlak, sağlıklı ve gergin hale gelmesidir.En etkili cilt yenileme yöntemlerinden olan bu tedavide kişinin ihtiyacına göre 3 ila 8 seans uygulama yapılması idealdir. Uygulama sırasında ise özel bir lazer cihazı kullanılır ve epidermis tabakasına zarar vermeden alt tabakaların yenilenmesi sağlanır. Bu şekilde cilt kendi kendini onarır ve kırışıklık görünümde azalma meydana gelir.
Örümcek Ağı Tedavisi
Hızlı ve etkili kırışıklık tedavilerinden olan örümcek ağ yönteminde, yüzün gerdirilerek gençleşmesi sağlanır. Bu uygulamada medikal iplerden faydalanılır ve kırışıklık oluşan bölgelerin ipler yardımıyla sıkılaşması amaçlanır. Gerekli alanlara yerleştirilen medikal ipler zaman içinde eriyerek kaybolur. Yüz, boyun, dekolte gibi farklı bölgelerde uygulanan örümcek ağı ile kırışıklık görünümü belirgin şekilde azalır ve cilt daha genç, gergin, parlak bir hal alır.Cerrahi metotlara göre pratik olması ve kolay uygulanması nedeniyle tercih edilen örümcek ağı, ameliyatsız tedaviler arasında en popülerlerindendir. Günümüz modern teknolojilerinin kullanıldığı bu tedavide oldukça başarılı sonuçlar alınır. Uygulama için temizlenen ve uyuşturulan bölgede cilt altına medikal ipler yerleştirilir. Bu şekilde yüzde iz bırakmadan germe sağlanır ve uygulama etkisi 2-3 yıl devam eder. İşlemden hemen sonra ise günlük hayata dönebilmek mümkündür.
Karbon Peeling
Karbon peeling tedavisinde saniyenin milyonda biri gibi kısa bir süre içinde cilde lazer atışı yapan cihazlar, karbon maskesi ile birlikte kullanılır ve bu şekilde cildin ölü tabakalarının soyularak yenilenmesi sağlanır. Temel olarak cildin üstündeki ölü katmanları karbonla temizleyen bu tedavide cilt yenileme etkisi olan foto aktivasyon özelliğinden faydalanılır. Böylece ciltteki kolajen üretimi tetiklenir ve cilde kaybettiği elastikiyetin geri kazandırılması sağlanır. Bu sırada ciltteki kırışıklık görünümünde de ciddi oranda azalma meydana gelir.Ortalama 15-20 dakika süren karbon peeling seansları, haftada bir yapılan ve 4-5 hafta boyunca devam eden bir tedavi planına göre uygulanır. Kırışıklık tedavisine ek olarak leke görünümü de azaltan bu uygulama, kişinin ihtiyacına göre daha fazla devam ettirilebilir. Tedavi sonunda cilt genç, pürüzsüz, canlı bir hale getirilir.
Write an answer
Your e-mail account will not be published. Required fields are marked with *
Comments (0)