Çoğu kişinin bir sorun olarak gördüğü saç dökülmesi, aslında saç sağlığı açısından faydalıdır. Ancak burada saç dökülmesinin boyutu ve süresi sağlık açısından belirleyici faktördür. Normal şartlarda zayıflayan saçların dökülmesi yerine daha sağlıklı ve güçlü saçların gelmesini sağlar, bu nedenle dökülen ve yeniden çıkan saçlar arasında bir denge vardır. Sağlıklı bir insanda saç derisi 100 bin civarı saç teline sahiptir, nitekim tarama ve diğer faktörlere bağlı olarak gün içinde 100 adet saç teli dökülmesi normal kabul edilir.

Kimi zaman dökülen saç teli miktarında artış gözlenir ve bu durum gerginlik, stres, deri hastalıkları benzeri pek çok sebepten kaynaklanabilir. Bu tip sebeplere bağlı olarak yaşanan saç dökülmesi de normal kabul edilir, ancak 2 aydan uzun süren dökülmelerde sorunun altında başka bir sebep yatıyor olabilir. Bu nedenle dengeli bir saç dökülmesi yaşamak ve olası riskleri engellemek için en kısa sürede uzman hekime başvurmak gerekir.

Genetik Yatkınlık

Saç dökülmesinin başlıca sebepleri arasında genetik faktörler yer alır, genellikle aile öyküsünde saç dökülmesi vakaları bulunan kişilerde dökülme riski normalden daha fazladır. Gen etkileşiminden kaynaklanan bu durum özellikle erkekleri etkiler ve kalıcı kellik problemlerine yol açar. Yaşın ilerlemesiyle birlikte dökülme oranında da artış gözlenir ve kelleşen bölge genişler. Aynı durum kadınlar için de geçerlidir ve akrabalar arasında kellik sorunu bulunduran kişilerde risk daha yüksektir. Ek olarak yetersiz beslenme, hormonal değişiklikler ve stres de genetik yatkınlığa eşlik edebilir.

Psikolojik Faktörler

Saç dökülmesi her ne kadar fiziksel bir sorun olsa da, altında stres, depresyon, anksiyete ve aşırı kaygı gibi psikolojik sorunlar yatıyor olabilir. Bazı durumlarda saç derisinde gözlenen egzamanın kaynağı da psikolojik etmenlerdir. Bu nedenle dökülme yaşayan kişilerin mümkün oldukça stresten uzak durması ve moral motivasyonunu artırması gerekir.

Saç Derisi Problemleri

Egzama, sedef hastalığı, aşırı yağlı saç derisi, saç mantarı, saçkıran ve benzeri deri rahatsızlıkları sonucu saç dökülmeleri yaşanabilir. Bu tip dökülmelerde genellikle mevcut cilt sorununun giderilmesi, sorunun çözülmesine yardımcı olur ve kalıcı problemler oluşmaz. Fakat zamanında tedavi edilmeyen ve önemsenmeyen vakalarda dökülme boyutu fazlasıyla artabilir.

Yetersiz Beslenme

Yetersiz ve dengesiz bir beslenme düzeni, genel vücut sağlığını olumsuz şekilde etkiler. Sonuç olarak ortaya saç dökülmesiyle birlikte pek çok problem çıkabilir. Vücudun ihtiyacı olan besinleri yeterince almaması, bazı vücut fonksiyonlarının iyi beslenememesine ve zayıflamasına neden olur. Saç derisi de aşırı yağlı, sağlıksız ve besin değeri düşük bir beslenme alışkanlığından olumsuz şekilde etkilenir. Beslenemeyen saç kökleri zayıflayarak dökülmeye başlar ve yeni çıkan saçlar normalden cansız görünür.

Vitamin ve Mineral Eksikliği

Yetersiz beslenmeyle ilişkili olan vitamin ve mineral eksikliği, bazı durumlarda dengeli beslenen kişilerde de gözlenen bir problemdir. Dengeli ve yeterli beslenme olsa bile saç sağlığı için gereken vitamin ve mineraller tüketilmiyor olabilir. Özellikle D ve B12 vitaminleri ile çinko, biotin ve folik asit gibi mineraller saç köklerinin güçlenmesini sağlar. Yapılan kan testlerinde bu değerlerin düşük çıkması halinde, saç dökülmesinin altındaki sebep bulunmuş olur ve gerekli takviyelerin alınmasıyla birlikte sorun çözülebilir.

Doğum Sonrası Dökülmeler

Gebe kadınlarda doğum sonrası ilk 3-6 aylık sürede saç dökülmeleri normal karşılanır. Bu dönemde hormonal dengesizlikler, emzirme durumu ve stres gibi pek çok faktör aynı anda etkili olabilir. Vücuttaki östrojen ve progesteron hormon seviyelerindeki değişiklik nedeniyle gebelik sonrası gözlenen dökülmeler normal kabul edilir. Sorunun 4-5 aydan fazla sürmesi halinde uzman hekime başvurulması önemlidir.

Hormonal Sorunlar ve İç Hastalıklar

Vücuttaki hormon seviyesi saç dökülmelerinde belirleyici bir faktördür. Bazı hormonların az veya çok salgılanması sorunun temel kaynağı olabilir. Hormon testi yaptırdıktan sonra gerekli takviyelerin kullanılması halinde bu sorun genellikle ortadan kalkar. Ancak şeker hastalığı, tiroit ve böbrek bezi kaynaklı dökülmelerde altta yatan iç hastalığın iyi teşhis edilmesi ve düzeltilmesi tedavide önceliklidir.

İlaç Tedavisi

Mevcut dökülmeleri önlemek ve var olan saçları güçlendirmek için hekim önerisiyle ilaç kullanılabilir. Bu ilaçlar yeni başlamış hafif ve orta seviyeli dökülmelerde etkilidir; incelmiş ve zayıflamış saçların güçlenmesi adına faydalı olabilir. Ancak ilacın etkisi genellikle yeni dökülmeleri engellemek ve incelen saçları kalınlaştırmak yönündedir, bu nedenle yoğun dökülme yaşayan kişilerde bu yöntem kullanışlı değildir.

Saç Mezoterapisi

Saç dökülmelerinde sıklıkla başvurulan bir metot olan saç mezoterapisi; saçların büyümek için gereksinim duyduğu mineral, antioksidan, vitamin ve dolaşım düzenleyicilerin saç derisine enjekte edilmesi yöntemidir. Mikro iğneler kullanılarak gerçekleşen işlem ortalama 5-10 seans devam eder ve hem kadınlarda, hem de erkeklerde başarıyla sonuçlanır. Aylık veya yıllık kürler halinde uygulanan seans aralıkları ise kişideki açıklık durumuna göre belirlenir.

PRP Saç Tedavisi

Saç dökülmelerine karşı en etkili yöntemlerde olan PRP, hastanın kendi kanının çeşitli işlemlerden geçirilmesi ve saç köküne enjekte edilmesi şeklinde uygulanır. Bu yöntem genellikle genetik faktörlerden kaynaklanan dökülmelerde kullanılır ve saç köklerinin kişinin kendi dokuları tarafından beslenmesini sağlar. Gerekli görülmesi halinde mezoterapi ile birlikte uygulanabilir.

Saç Ekimi

Erkek tipi saç dökülmelerinde yüksek başarı oranına sahip olan bu yöntem, erkeklik hormonundan kaynaklanan sorunları ortadan kaldırmayı hedefler. Erkek tipi dökülmelerde hormonal faktörler nedeniyle saç üreten hücreler ölmeye başlar ve saç telleri incelerek dökülür. Bu tip vakalarda saç ekimi en kesin ve kalıcı çözümdür.