Erektil disfonksiyon, erkeğin cinsel performans için sürekli veya tekrarlayıcı olarak yeterli penil ereksiyon (sertleşme) elde edememesi ve/veya sürdürememesidir. Erkeklerde en sık görülen cinsel sorundur. Bu oran yaşla birlikte artsa da erkeklerin ortalama %30'unda görülmektedir.
Erektil Disfonksiyonla İlişkili Hastalıklar ve Risk Faktörleri Nelerdir?
- İlerlemiş yaş
- Obezite (fazla kilolu olmak)
- Şeker hastalığı
- Hipertansiyon
- Sigara tüketimi
- Aşırı alkol tüketimi
- Yüksek kan lipitleri (dislipidemi, yüksek kolesterol)
- Kardiyovasküler hastalıklar
- Depresyon, Anksiyete, Stres
- Bazı ilaçların kullanımı (bazı antidepresanlar, bazı yüksek tansiyon ilaçları vb.)
- Pelvik bölgede travmalar.
- Daha önce geçirilmiş cerrahi operasyonlar (özellikle prostat, mesane, kolon kanseri operasyonları) ve pelvik bölgeye radyoterapi
Teşhis
Erektil Disfonksiyon tanısında hastanın şikayetleri, risk faktörleri, geçirilmiş operasyonları, kullandığı ilaçlar ve eşlik eden hastalıkları sorgulanır. Sabah ereksiyonu olup olmadığı sorulur. Hastalar depresyon, anksiyete gibi psikolojik nedenler açısından sorgulanır.
Ayrıntılı fizik muayene yapılır (penis, testisler ve prostat değerlendirilir). Hastalardan bazı laboratuvar tetkikleri (testosteron, LH, FSH, prolaktin, tiroid hormonları, açlık kan şekeri, kolesterol) istenebilir. Gerekirse başka testler (Penil Doppler Ultrasonografi) yapılabilir.
Tedavi
Öncelikle yaşam tarzı değişiklikleri ile değiştirilebilir risk faktörlerinin kontrol altına alınması önerilmektedir. Günlük egzersiz ve kilo kontrolü, açlık kan şekeri, kolesterol, trigliserid değerlerinin düzenlenmesi, hipertansiyon, diyabet gibi kronik hastalıklar kontrol altına alınmalıdır. Psikolojik faktörlerin neden olduğu sertleşme bozukluğunda psikoterapi seçeneği düşünülmelidir.
İlk ve en yaygın tedavi yöntemi sildenafil, vardenafil, avanafil ve tadalafil gibi oral ilaçlardır. Baş ağrısı, kas ağrısı, burun tıkanıklığı ve yüz kızarması gibi yan etkileri vardır. Kalp hastalığı için nitrat kullanan hastaların bu ilaçları kullanmamaları önerilir.
Ağızdan alınan ilaçların yetersiz kaldığı durumlarda penise enjeksiyon, vakum cihazı ve ESWT tedavi kullanılabilir. Bu tedavilerin fayda sağlamadığı veya hasta için uygun olmadığı durumlarda penil protez ameliyatı yüksek başarı oranları ile yapılabilmektedir.
Penil Protez Çeşitleri
Şişirilebilir ve malleable olmak üzere 2 tipi vardır.
Malleable(Tek Parça) Protez: Sol ve sağ olmak üzere iki adet yarı sert silindirik parça cerrahi olarak penisin içine yerleştirilir. En önemli dezavantajı sürekli sert olması ve dışarıdan hissedilmesidir.
Avantajı, mekanik bozulma riskinin düşük olması ve kullanımının kolay olmasıdır.
Şişirilebilir (2 veya 3 Parçalı) Protezler: Dünyada en yaygın kullanılan ve doğal görünüme en yakın sonucu veren 3 parçalı penil protezlerdir. Penise yerleştirilen 2 adet silikon protez, karın içinde mesanenin (sıvının depolandığı yer) yanına yerleştirilen bir hazne ve testislerin yanına yerleştirilen bir pompadan oluşur.
Bu 3 parça arasında ince borularla bağlantılar vardır. Hasta bu tüpler vasıtasıyla rezervuardaki suyu pompaya basarak silikon protezin içine gönderir ve penis sertleşir. Cinsel ilişkiden sonra hasta protezin içindeki sıvıyı pompaya basarak tekrar hazneye gönderir ve penis yumuşar. Yani 3 parçalı protezde hasta istediği zaman penisini sertleştirip aşağı indirebiliyor.
Penil Protez Komplikasyonları:
- En önemli komplikasyon protez enfeksiyonudur. Antibiyotik kaplı protezlerin kullanımı ile %2 oranında enfeksiyon görülebilmektedir.
- Mekanik arıza riski vardır. Ancak başarısız olursa değiştirilebilir.
- Protez ameliyatından sonra penisin kalınlık ve boyutunda 1-2 cm'lik bir azalma yaşanabilir.
- Uzun vadede protezin deriden çıkıp idrar yoluna geçmesi gibi nadir görülen komplikasyonlar da oluşabilmektedir.
Penil protez ameliyatı öncesi ve sonrası
Ameliyattan önce: Tıbbi geçmişiniz, önceki ameliyatlarınız, hastalıklarınız, kullandığınız ilaçlar ve daha önce erektil disfonksiyon için aldığınız tedaviler doktorunuz tarafından sorgulanır. Protetik cerrahiye uygunluk açısından ürolojik muayene yapılır. Şeker hastalarının kan şekeri düzeylerini kontrol altında tutmaları gerekir. Kan sulandırıcı kullananlar doktor kontrolünde ilaçlarını kesmeli ya da ameliyata uygun bir tedaviye başlanmalıdır. Ameliyat günü genital bölge tıraş edilir ve antibiyotik tedavisi verilir.
Penil protez ameliyatı: Genel anestezi veya bölgesel (spinal) anestezi ile yapılır. Ameliyat süresi genellikle 1 saattir. Ameliyat sırasında idrar yoluna bir kateter yerleştirilir ve yara bölgesine cerrahi bir dren yerleştirilir. İkisi de ertesi gün alınır. Hastanede kalış süresi 1-2 gündür.

Ameliyattan sonra: Antibiyotik ve ağrı kesici kullanılmalıdır.Ameliyattan sonra penil protez yarı şişirilmiş olarak bırakılır ve doktor kontrolüne gittikten sonra 1 haftaya kadar bu şekilde kalır.Pompayı çalıştırmanız doktorunuz tarafından size öğretilecek ve cinsel ilişkiye gireceğiniz güne kadar şişirip söndürmeniz istenecektir.Ameliyattan 1 hafta sonra banyo yapmanıza izin verilir.
Dikişler kendiliğinden eriyeceği için alınmasına gerek yoktur.Penil protezden sonra 6 hafta sonra cinsel ilişkiye izin verilir.Ameliyattan sonra 1-2 hafta penis ve testislerde hafif ağrı ve şişlik olabilir. Yine ameliyattan sonra 6 hafta ağır egzersizlerden ve ağır kaldırmaktan kaçınılmalıdır.
